" Çok güçlü bir büyücü, bütün bir ülkeyi yok etmek ister, o ülke halkından herkesin su çektiği bir kuyuya sihirli bir madde atar. Kuyunun suyundan kim içse delirecektir. Ertesi sabah, herkes kuyudan su çekip içer, hepsi de delirir. Yalnızca kraliyet ailesi, kendilerine ait özel bir kuyudan su çektiklerinden, sihirbaz da o kuyuyu zehirlemeyi beceremediğinden, delirmezler. Tabi kral çok kaygılanır, halkının sağlığını ve güvenliğini sağlamak için bir dizi emir verir. Ancak polisler ve müfettişler de halkın içtiği sudan içmiş olduklarından, kralın emirlerini saçma bulur, uygulamazlar.
Ülkede yaşayanlar kralın emirlerini duyduklarında onun delirdiğine inanırlar, hep birlikte şatosunun önünde toplanıp tacı ve tahtı bırakması için gösteriler yaparlar. Umutsuzluk içindeki kral tahtından inmeye hazırlanırken kraliçe ona engel olarak der ki 'Gel, biz de o kuyunun suyundan içelim, o zaman biz de onlar gibi oluruz.'
Ve öyle yaparlar: Kral ve kraliçe cinnet suyunu içip anında saçma sapan konuşmaya başlarlar. Bu durumda halk taşkınlığından dolayı pişman olur; öyle ya madem kral bu kadar bilgece konuşuyor, onu alaşağı etmenin bir anlamı yoktur. Ülkede barış ve huzur yeniden hüküm sürer, bu halk komşularından epeyce farklı bir hayat tarzı benimsemiştir, ama kral ölümüne dek ülkesini yönetebilmiştir."
Dalgacılar Akademisi için Paulo Coelho'nun Veronika Ölmek İstiyor isimli kitabını okumam gerekiyordu, dün başladım. Güzel bir seçime benziyor. Bitirdiğimde daha detaylı bi' yazıyla gelicim, beklemede kalın !
Peki neden yaz gecesi ruhu?
Gece, günün en büyülü saatleri değil midir? Gündüzün kaosundan sıyrıldığın, kendinle baş başa kaldığın, maskelerini indirme şansına sahip olduğun, kalabalıklarından arındığın saatler.
Her şeyi yapabilirmiş, herkese ulaşabilirmiş gibi hissettiğin, varolmaktan en çok keyif aldığın dakikalar.
Kendi dünyanda ördüğün ince bir duvarın ardında gerçek dünyayı kısa bir süre için geride bıraktığın, yalnız kalabildiğin, dünyanın aslında sadece sen olduğunu en iyi anladığın saniyeler.
Bu büyülü araf en çok da yazın bulur beni. Bu blog da bir yaz gecesi doğmadı mı zaten?
Şimdi söyle, yaz gecesi ruhunu sen de hissetmedin mi hiç?
8 yorum:
okuyunca gerçekten inanılmaz merak ettim.Finallerm biter btmez bi okuyacağım sevgiler:)Bende beklerim bloguma bu arada :)
veronica pompa istiyor.
ben de çok seviyorum bu kitabı merve, kesinlikle tavsiye ederim. finallerde başarılar.
************
"veronika dayak istiyor" demişti adı olan bi arkadaş, epey gülmüştüm. kitabın içeriği düşünülerek yapılmış bi espriydi, ergen de değildi tabii espriyi yapan.
ipini koparan adsız yorum yapıyor arkadaş!
ipini koparan ergen kitap yazıyor da olabilir.
adsız olmayacaksam neden internette yazayım ki?
üstteki adsızdan farklı bir adsız olarak hak veriyorum. madem adsızların yorumlarını hakir görüyorsun katarsis o zaman yorum kısmındaki adsız seçeneğini kaldır. biraz araştırma yaparsan bunun da mümkün olduğunu görürsün.
adsız olmayı hâkir görsem önce kendi adımı yazardım, mâlumunuz nüfus cüzdanımda katharsis yazmıyor. :) neyse, isteyen istediği kitabı yazsın, isteyen istediği yorumu istediği adla/rumuzla yazsın. isteyen istediği kitabı ya da blogu okusun. sonra herkes özgürce fikrini söyleyebilsin. kimse kimseyi suçlamasın. hayat bayram olsun.
Tartışmaya uzak kaldım o sırada Bodrum kumsallarındaydım.
"Veronica Pompa İstiyor" demiş arkadaş. Üslup çirkin. Bu blogda görmek istemeyeceğim bir cümle. Kitabın içeriğini düşünürsek de kitaba yapılan bir haksızlık. Ama herkes istediğini söylemek de özgür tabi ki. Onlarca gazetecinin hapiste olduğu bir ülkede sansür yasağını bir de ben blogda uygulamak istemem, o yüzden bu yorumlar kalacak - tıpkı daha önce gelen olumsuz yorumlar gibi-
Adsız olmak konusunda gelince, asıl sorun o değil aslında. Adsız olunca bir şeyler yazmak daha kolay oluyor tabi. İnsan ne söylediğine dikkat etmiyor bazen. Ama bizi daha çok üzen güzel amaçlar, iyi niyetlerle açılmış bu blogda her seferinde içimizden gelerek, saf paylaşma duygusu ile yazılmış yazılara gereken önemin verilmemesi,arzu ettiğimiz paylaşım ve pozitif tartışmalar yerine böyle kısa ve bana kalırsa zayıf yorumların yapılması.
Bu blogun bir derdi var arkadaşlar. Gönül ister ki anlaşılsın. Esen kalın.
Yorum Gönder