Sıradan dünyanın sıradan işlerine yolumu kaybettiğim için uzunca süre yazacak vakit bulamadım. Ayrıca "uluslararası" bir blog sahibi olayım diye ingilizce yazmaya çalışsam da bu beni epey yavaşlatıyor. O yüzden yaşasın anadil ! Yazın iş güç yokken kolay oluyor tabi ama üniversitenin başlaması ile ve uykuya düşkünlüğüm sebebiyle en kolayı türkçe yazmak.
Time to fill the blanks
Hello World !
Sonunda uzun süreli bir tatil geldi çattı, artık içe dönüş yolculuğum başlayabilir ! Tatile indirdiğim ama yine "vaktim" olmadığı için izleyemediğim Once ı izlemekle başladım. İki insanın müzik ile birbirine bağlanmasının en güzel örneğini anlatan Once kesinlikle müstakbel sevgilimle izlemem gereken filmler arasına kendisini yazdırdı. Hikayesini ve hissettiklerini gitarı ve sesiyle anlatan bir sokak şarkıcısı ile kendi halinde piyanoya ilgisi olan çek bir kızın rastlantısal ilişkileri müzikal kıvamında anlatılıyor. Tüm film boyunca bilmediğim şarkılara mırıldanarak eşlik ettim hala da kafamda çalıyor. İşte dedim, hayallerimdeki "iletişim". İlişki ya da aşk yerine iletişim kullanıyorum evet çünkü film boyunca hiçbir yakınlaşma söz konusu değil ufacık bir öpücük bile. Saf bir sevgi ve iletişim söz konusu sadece. Çok içten, müzikle dolu bir iletişim. Darısı başıma ne diyeyim. Olan çalışacağım matematik vizesine oldu ona yanarım, gel de şimdi ilham perilerini ve uçuşan kelebekleri kov da türev çalış!Di mi ama ?
Peki neden yaz gecesi ruhu?
Gece, günün en büyülü saatleri değil midir? Gündüzün kaosundan sıyrıldığın, kendinle baş başa kaldığın, maskelerini indirme şansına sahip olduğun, kalabalıklarından arındığın saatler.
Her şeyi yapabilirmiş, herkese ulaşabilirmiş gibi hissettiğin, varolmaktan en çok keyif aldığın dakikalar.
Kendi dünyanda ördüğün ince bir duvarın ardında gerçek dünyayı kısa bir süre için geride bıraktığın, yalnız kalabildiğin, dünyanın aslında sadece sen olduğunu en iyi anladığın saniyeler.
Bu büyülü araf en çok da yazın bulur beni. Bu blog da bir yaz gecesi doğmadı mı zaten?
Şimdi söyle, yaz gecesi ruhunu sen de hissetmedin mi hiç?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder