Pazar günü Dalgacılar Akademisi için yola çıkıyorum. Aslında akademiye yolculuk çok önceden başladı benim için. Okudum, düşündüm, yazdım. En...
Biz insanlar kediler kadar olmasa pek bir nankörüz. Okulumuzun ya da işimizin devam ettiği süre boyunca tatili iple çekiyoruz. Ama sonrasınd...
"İnsanı habire meşgul eden bu kendini yaratma halinin anlaşılması gerekir. Bunun nedeni nedir? Bunun nedeni yüreğinde sürekli seni ...
" Çok güçlü bir büyücü, bütün bir ülkeyi yok etmek ister, o ülke halkından herkesin su çektiği bir kuyuya sihirli bir madde atar. Kuy...
Takip ettiğim bloglardan birinde bir deneme yarışmasının tanıtımını buldum. Tema "İstediğin geleceği yarat" İlgililere duyurulur....
Tiyatro sezonu biterken, iki gün üst üste kendimi çok farklı iki oyunda buldum. İkincisi, ikinci kez izlediğim İstanbul Efendisi'ydi. Yi...
Çoğu zaman değişken parametrelerden yorulduğumu söylüyor, kalabalıktan kaçıyorum. Hesaplayamadığım şeylerden, spontan gelişen olaylardan ürk...
Peki neden yaz gecesi ruhu?
Gece, günün en büyülü saatleri değil midir? Gündüzün kaosundan sıyrıldığın, kendinle baş başa kaldığın, maskelerini indirme şansına sahip olduğun, kalabalıklarından arındığın saatler.
Her şeyi yapabilirmiş, herkese ulaşabilirmiş gibi hissettiğin, varolmaktan en çok keyif aldığın dakikalar.
Kendi dünyanda ördüğün ince bir duvarın ardında gerçek dünyayı kısa bir süre için geride bıraktığın, yalnız kalabildiğin, dünyanın aslında sadece sen olduğunu en iyi anladığın saniyeler.
Bu büyülü araf en çok da yazın bulur beni. Bu blog da bir yaz gecesi doğmadı mı zaten?
Şimdi söyle, yaz gecesi ruhunu sen de hissetmedin mi hiç?